Sunucu Ece Erken'in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun 65 bin liralık alacak meselesinden dolayı öldürüldüğü öne sürüldü. Katil zanlılarının, Drej Ali olarak bilinen Ali Yasak'ın yeğenleri Ali Yasak ve Kadir Yasak olduğu ve bu gerekçeyle arandıkları öğrenildi.Ece Erken'in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun öldürülmesi olayında hakkında arama kararı çıkarıldığı iddia edilen Drej Ali lakaplı Ali Yasak, Sözcü gazetesine verdiği demeçte iki yeğeninin arandığını doğrulayarak "Kardeşim Mehmet Yasak'ın oğulları. Ancak ben Mehmet Yasak'la 20 yıldır konuşmuyorum. Aynı şekilde yeğenlerimi de son olarak 4 yıl önce annemin cenazesinde gördüm. Onlarla da hiçbir irtibatım yok" dedi.
"DÜĞÜNLERİMİZE BİLE DAVET ETMEDİK"Çocuklarını evlendirdiğimde de kardeşin ve yeğenlerini davet etmediğini öne süren Ali Yasak; "Aynı şekilde o da kendi çocuklarını evlendirdiğinde beni ve çocuklarımı davet etmedi. Yani hiçbir ilgimiz, alakamız yok. Yeğenimin adının Ali olması nedeniyle, sanki olayı yapan benmişim gibi basında yer alıyorum." diye konuştu."TESLİM OLSUNLAR"Kendisinin aranmadığını, olayla ilgisinin olmadığını ve Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nu tanımadığını belirten Ali Yasak yeğenlerine de "Gidin teslim olun" çağrısı yaptı.

Ordu'nun Aybastı ilçesinde Metin Yılmaz, tartıştığı eşi Aysel Yılmaz'ı tabancayla başından vurarak öldürdü. Cinayetin ardından ekiplere haber veren Yılmaz'ın kısa süre önce cezaevinden çıktığı öğrenildi.Dün saat 23.00 sıralarında ilçeye bağlı Esenli Mahallesi Lise Caddesi'nde alkollü olduğu öne sürülen Metin Yılmaz ile eşi Aysel Yılmaz arasında henüz bilinmeyen nedenle tartışma çıktı.ÖLDÜRÜP EKİPLERE AHBER VERDİTartışmanın büyümesi üzerine Metin Yılmaz, tabancayla eşi Aysel Yılmaz'ı başından vurdu, ardından da sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Aysel Yılmaz, kaldırıldığı Aybastı Devlet Hastanesi'nde doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.
HAPİSTEN YENİ ÇIKMIŞCezaevinden yeni çıktığı belirtilen Metin Yılmaz, polis tarafından gözaltına alınıp, sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.

Mersin'in Erdemli ilçesinde 13 gün önce eşinin kuzenini darp ederek öldürmekten tutuklanan yabancı uyruklu şüphelinin, kayıp olarak aranan 4 aylık hamile eşini de öldürdüğünün ortaya çıkmasının ardından başlatılan soruşturmada gözaltına alınan 10 şüpheli, 'adli kontrol' kapsamında serbest bırakıldı.8 Ocak'ta Erdemli ilçesine bağlı Akdeniz Mahallesi Uygur Sokak üzerinde bulunan bir evde meydana gelen olayda, iddiaya göre, yabancı uyruklu A.H, eşinin kuzeni Muhammet A.'yı (22) odunla darp ederek ağır yaraladı. Şuuru kapalı olarak hastaneye kaldırılan Muhammet A. 16 Ocak'ta hayatını kaybetti. Polisin yaptığı çalışma sonucu şüpheli A.H., kısa sürede saklandığı adreste yakalanarak 'kasten öldürme' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

İstanbul'da eski nişanlısı Oktay Dönmez tarafından bir restoranda katledilen avukat Dilara Yıldız cinayetinde yeni detaylar ortaya çıktı. Katil zanlısı tutuklanırken, Yıldız'ın kurtulmak için buluşma yeri olarak karakolun 70 metre yakınındaki bir restoranı seçtiği ortaya çıktı. Dönmez'in ise cinayetten önce Yıldız'a "Kendi kanında duş aldıracağım sana" diye mesajlar attığı öğrenildi.İstanbul'da 29 yaşındaki avukat Dilara Yıldız, aynı yaştaki eski nişanlısı Oktay Dönmez tarafından restoranda kalabalığın içinde, polislerin karşısında silahla katledildi. İddiaya göre eski uzman çavuş Oktay Dönmez, bir süredir eski nişanlısı Dilara Yıldız'a husumet besliyordu. Hakkında 'uzaklaştırma kararı' bulunmasına rağmen Dönmez, 10 gündür Samsun'daki ailesinin yanında olan İstanbul Barosu'na kayıtlı avukat Dilara Yıldız'ın Tuzla'daki evine gizlice girip genç kadının dönmesini bekledi.
KARAKOLA YAKIN RESTORANA GÖTÜRDÜSabah'ın haberine göre Dönmez, önceki gün evine gelen Dilara'yı darp edip, otomobilini kendisine devretmesi için zorla senet imzalatmaya çalıştı. Dönmez'in silah zoruyla kendisini yemeğe çıkarması üzerine Dilara Yıldız, arkadaşlarını arayıp haber verdi. Buluşma yeri olarak da Tuzla Polis Merkezi'ne 70 metre mesafedeki restoranı seçti. İkili, önceki akşam Tuzla Cami Mahallesi Sahilyolu Caddesi'ndeki restoranda yemek yedikleri sırada, tuvalete giderken bile Dilara'yı yalnız bırakmayan katil, Dilara'nın arkadaşlarından ve diğer müşterilerden yardım isteyip polis çağırmalarını söylemesiyle cinnet getirdi.

Fethiye'de 6 yıl önce pusuya düşürülerek tüfekle vurulan Paslı çiftinin yakınları, faillerin bulunması için Müge Anlı'ya başvurdu. Fakat karmaşık yasak aşk ilişkileri ortaya çıkmasıyla olay daha da karıştı.Muğla Fethiye'de de 44 yaşındaki Cahit Paslı ile eşi 38 yaşındaki Hatice Paslı'nın ormanlık alanda cesetleri bulundu.Yapılan ilk incelemede Cahit Paslı'nın göğsünden, Hatice Paslı'nın ise sırtından tüfekle yakın mesafe atışıyla vurulduğu belirlendi.Çiftin iki çocuğundan 18 yaşındaki Tolga Paslı da olay yerine gelerek savcıya bilgi verdi. Yakınları tarafından jandarmaya verilen bilgide ise Cahit Paslı'nın bir hafta önce aynı yol üzerinde kendisi gibi hayvancılıkla uğraşan Ali Varçın ile tartıştığı öne sürüldü.

Ankara'nın Keçiören ilçesinde Funda Koyuncu, tartıştığı eşi Recep Koyuncu tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Cinayet sırasında çiftin 2 yaşındaki oğullarının da evde olduğu ortaya çıktı.Dün öğle saatlerinde Şenlik Mahallesi Düz Sokak'taki apartmanda şehir dışında çalıştığı güvenlik şirketinden 3 gün önce ayrılan Recep Koyuncu, komşularıyla tartışma yaşadı.15 KEZ BIÇAKLADIİddiaya göre; komşusunun eşine iftirada bulunması üzerine Recep Koyuncu, evde eşiyle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine Recep Koyuncu, eline geçirdiği bıçakla eşi Funda Koyuncu'yu 15 yerinden yaraladı.
CİNNET GETİRDİĞİNİ İDDİA ETTİSesleri duyan komşuların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerince yapılan kontrolde Funda Koyuncu'nun yaşamını yitirdiği belirlendi. Recep Koyuncu ise gözaltına alındı. Recep Koyuncu, ilk ifadesinde 3 gün önce işten ayrıldığını, evde de eşiyle 2 gündür tartışma yaşadığını ve olay anında tekrar tartışınca cinnet getirip eline geçirdiği bıçakla eşini öldürdüğünü belirtti.O SIRADA 2 YAŞINDAKİ OĞULLARI DA EVDEYMİŞÇiftin 2, 7 ve 12 yaşlarında üç çocuklarının olduğu, 2 yaşındaki oğullarının olay sırasında evde, diğerlerinin ise okulda oldukları öğrenildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürdürülüyor.

Kastamonu'nun Tosya ilçesinde yaşayan yaşlı kadına kendilerini savcı olarak tanıtan şahıslar, "Oğlun cinayet işledi" diyerek 100 bin TL değerindeki altınını dolandırdı. Olayın, ilçede aynı yöntemle yaşanan ikinci dolandırıcılık olayı olması ise dikkat çekti.Edinilen bilgiye göre, Kastamonu'nun Tosya ilçesine bağlı Aşağıkayı köyünde yaşayan 78 yaşındaki A.E.'yi telefonla arayarak kendilerini savcı olarak şahıslar, oğlunun cinayete karıştığını, gözaltına alındığını söyledi. Yaşlı kadını ağına düşüren şahıslar, "Oğlunun suçsuz olduğunu ispatlamak için biraz paraya ihtiyacımız var" diyerek yaşlı kadının 100 bin TL değerindeki altınlarını dolandırdı. Dolandırıldığını anlayan kadının ihbarı üzerine olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
İNANDI VE ALTINLARINI TESLİM ETTİOlayla ilgili konuşan Aşağıkayı köyü Muhtarı Ersin Çoğalmış şunları anlattı:''Aşağıkayı köyünde ikamet eden 78 yaşındaki annemiz A.E.'yi arayan dolandırıcılar, 'oğlun şu an emniyette ifade veriyor ve bir cinayet olayına karıştı. Oğlunun suçsuzluğunu ispatlamak için bir miktar paraya ihtiyacımız var' demişler. Yaşlı kadın parasının olmadığını, fakat evde bir miktar altın olduğunu söylemiş. Dolandırıcılar yaşlı teyzemize, 'telefonu kapatma biz şimdi köye birini gönderelim, altınları alsın. sonra tekrar oğlunla birlikte altınları geri göndereceğiz' demişler. Tabii bu sırada telefonun karşı tarafından sürekli telsiz sesleri geliyormuş.Korku içinde ne yapacağını şaşıran yaşlı teyze, telefonu kapatmayarak kapıyı çalan kişiyi eve almış ve altınları teslim etmiş. Daha sonra yaşlı kadın akrabalarını arayarak oğlunun cinayetten yakalandığını ve yardım etmelerini istemiş. Telefon ile görüştüğü yakını böyle bir olayın olmadığını, sakın kimseye bir şeyler vermemesini söylemesine rağmen iş işten geçmiş oldu. Dolandırıcılar aldıkları altınlarla olay yerinden kaçmışlar."AYNI YÖNTEM GEÇEN AY DA DENENDİ

Kağıthane'de yaşanan olayda 23 yaşındaki Sefkan Çelik, gece saatlerinde sokak ortasında silahlı saldırıya uğradı. Ensesinden kurşun isabet eden genç kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirirken, şahsın çok sayıda suçtan kaydı bulunduğu ortaya çıktı. Emniyetin yaptığı soruşturmalar kapsamında Çelik'in öldürüldüğü yerde daha önce de silahlı çatışmaya girdiği tespit edildi.Kağıthane Sultan Selim Mahallesi'nde geçtiğimiz günlerde saat 02.50 sıralarında meydana gelen olayda, emniyette çok sayıda suçtan kaydı bulunan 23 yaşındaki Sefkan Çelik gece saatlerinde sokakta beklediği sırada silahlı saldırıya uğradı.SİLAHLI SALDIRIYA UĞRADIBir otomobilden 3 saldırgan Sefkan Çelik'e kurşun yağdırdı. Saldırı sonucunda Sefkan Çelik başına 2 adet ve sağ ayağına 1 adet isabet eden kurşunla ağır şekilde yaralanırken, Oğuzhan Günbay (33) ise sol dizinden ve sağ ayak topuğuna isabet eden kurşunla hafif şekilde yaralandı.

Bursa'da Mehmet Yavaş'ı dolmuşta kız arkadaşı O.T.'ye dokunduğu gerekçesiyle döverek öldüren 17 yaşındaki Cüneyt A.'nın yargılanması tamamlandı. Mahkeme, Cüneyt A.'ya verdiği ömür boyu hapis cezasını 'haksız tahrik' indirimi uygulayarak 16 yıla, yaşının 18'den küçük olması nedeniyle ise 8 yıl 10 ay 20 güne düşürüp, tutukluluk halinin devamına karar verdi.Geçen yıl Ağustos ayında, Osmangazi ilçesi Ahmet Hamdi Tanpınar Caddesi'nde Cüneyt A. ile kız arkadaşı O.T., dolmuşta yolculuk yaparken, iddiaya göre, araçta bulunan Mehmet Yavaş'ın eli, O.T.'ye değdi. Kızın tepki göstermesi üzerine dolmuştan inen Cüneyt A. ve Yavaş arasında tartışma çıktı.VURA VURA ÖLDÜRDÜTartışmaya, indikleri yerde Cüneyt A.'yı bekleyen arkadaşı da dahil olurken Yavaş, ikili tarafından darbedildi. Çevredekilerin müdahalesiyle sona eren olayda taraflar, kendi yollarına devam etti. Cüneyt A., kısa süre sonra Mehmet Yavaş'ın peşinden koştu. Cüneyt A., yanında taşıdığı kurusıkı tabancayla arkası dönük Yavaş'a vurmaya başladı. Cüneyt A.'nın elindeki silah ile birlikte savurduğu yumruk ve tekmeler nedeniyle Yavaş yere düştü. Aldığı darbelerle hareketsiz kalan Yavaş, çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince Çekirge Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Beyin kanaması geçirdiği anlaşılan Mehmet Yavaş, buradaki tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Cüneyt A. ise sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
KIZ ARKADAŞI "YANIMDAKİ BACAKLARIMI ELLİYOR" MESAJINI ATMIŞBursa Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Cüneyt A. hakkında son duruşmada karar verildi. Duruşmaya Cüneyt A., cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Cüneyt A., yaptığı savunmada, "Dolmuş takside yolculuk yaparken kız arkadaşım O.T. cep telefonuyla bana, yanında oturan kişinin bacaklarını ellediği mesajını yazdı. Gerçekten de eli bacağına dokunuyordu. Kendisine, 'Ne yapıyorsun' dediğimde küfredip, çeneme yumruk attı. Şoförden aracı durdurmasını istedim. Şahıs, inerken yüzüme yumruk attı. Ben de dolmuştan inip, onunla kavga ettim. Kurusıkı tabancanın kabzasıyla omzuna defalarca vurdum. Cesur A. adındaki arkadaşımın yanımda olduğunu görmedim. Pişmanım" dedi.HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ UYGULANDIMahkeme heyeti, suçunu kabul eden Cüneyt A.'yı 'kasten öldürmek'ten ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Tanık ifadelerine başvuran, güvenlik kamerası görüntülerini izleyen heyet, 'haksız tahrik' indirimi uygulayarak, cezayı 16 yıla indirdi. Olay anında sanığın yaşının 18'den küçük olmasını da dikkate alan heyet, cezayı 8 yıl 10 ay 20 güne düşürüp, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanık avukatları, kararı istinaf mahkemesine taşıdı.Mahkeme heyeti, Cesur A.'yı da 'kasten yaralama' suçundan 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıp, hükmün geri bırakılmasına karar verildi.

İstanbul-Kadıköy'de 20 Aralık'ta bir restoranda, Susurluk davası hükümlüsü eski özel harekat polisi Ziya Bandırmalıoğlu ve Şahin Aslan'ın öldürüldüğü silahlı çatışmaya ilişkin yürütülen soruşturma bir kişi tutuklandı.20 Aralık'ta bir restoranda çıkan silahlı kavgada, Susurluk davası hükümlüsü eski özel harekat polisi Ziya Bandırmalıoğlu ve emekli polis Şahin Aslan öldürülmüş, dört kişi de yaralanmıştı.Olayın ardından gözaltına alınan sekiz şüpheliden dördünün hastanedeki tedavisi devam ederken, diğer dört şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından Kartal'daki Anadolu Adliyesi'ne sevk edilmişti.
Şüphelilerden biri savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından serbest kalırken, iki şüpheli adli kontrol, bir şüpheli isetutuklama talebiyle Anadolu Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi.Hakimlik, bir şüphelinin tutuklanmasına karar verirken, şüphelilerden ikisini ise adli kontrol şartıyla serbest bıraktı.

İngiltere'de son zamanlarda zirve yapan çocuk cinayeti vakalarına bir yenisi daha eklendi.

Geçtiğimiz aylar boyunca ülke gündemine oturan Arthur Labinjo-Hughes cinayetinin ardından bu kez 16 aylık bebek Star Hobson, annesinin kız arkadaşı tarafından katledildi.İngiltere'nin gündemine oturan, 6 yaşındaki Arthur Labinjo-Hughes'un korkunç ölümünden sonra ülkede çocukların maruz kaldığı aile içi şiddet olaylarının boyutunun büyüklüğü de ortaya çıktı. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan yeni bir rapor, ülkede koronavirüs kısıtlamalarıyla beraber evde vakit geçirme oranının artmasının ardından çocukların aile içi şiddete çok daha fazla maruz kalmaya başladığını göstermişti.

BİR KIZ ARKADAŞ KATLİAMI DAHA

Son olarak, çocuklara yönelik şiddetin artışı, yeni bir olayla daha kanıtlandı. Ülkenin Bradford kentinde 16 aylık olan Star Hobson, annesinin kız arkadaşı tarafından katledildi. Ülkenin gündemine oturan olay, geçtiğimiz yıl Eylül ayında meydana geldi. 20 yaşındaki anne Frankie Smith, 28 yaşındaki kız arkadaşı Savannah Brockhill ve 16 aylık kızı Star ile birlikte yaşıyordu. Oldukça sert ve baskın bir karaktere sahip olduğu söylenen Brockhill, küçük bebeği sosyal medya hesabından sık sık paylaşmaya başladı. Ancak paylaşımlarında, küçük Star'ın oldukça donuk ve mutsuz olduğu dikkat çekti.

YETKİLİLER SEYİRCİ KALDI

Daha fazla takipçi kazanmak için küçük kızı süs olarak kullandığı belli olan Brockhill'in tüm bu zamanlar boyunca küçük bebeğe şiddet uyguladığı anlaşıldı. Küçük Star'ın yanakları ve kollarında morlukların oluştuğunun anlaşılmasının ardından büyükbabası, birkaç kez yetkililere aile içi şiddetten şüphelendiğini iletti.

Ancak yetkililer, yara bere ve morlukların, kızın teninin fazla hassas olduğu için oluştuğuna ikna oldu. Büyükanne ve büyükbaba, bundan sonra tam 5 kez daha yetkililere ihbarda bulundu, ancak hiç ummadıkları bir dönüş aldı. Aynı cinsiyete sahip olan çifte karşı ayrımcılık duyguları oldukları için durumdan rahatsız olduklarını iddia eden yetkililer, küçük kızın istismarını önlemek için hiçbir adım atmadı.

Cani Brockhill, korkunç cinayeti işlemeden 1 ay önce çektiği bir videoda, takipçilerine şirin görünmek için küçük Star'a iyi davranırken görüldü.

Küçük kıza birkaç kez "Beni seviyor musun?" ve "Beni öper misin?" diye sorduğu görülen kadına hiçbir tepki vermeyen küçük bebeğin gerginliği dikkat çekti.
Bu görüntülerin üzerinden yalnızca 1 ay geçmesinin ardından ise vahşice öldürülen Star, tüm ülkeyi yasa boğdu.
Anne Smith'in, çocuğuna uygulanan şiddeti önlemek için hiçbir şey yapmadığı anlaşıldı.

Aylardır görülen ceza davasında ise bugün sona gelindi. Ceza davasında bugün son kez görülecek duruşmada çıkan kararın, Ocak ayında kamuoyuyla paylaşılması bekleniyor.

 

Domuz avı için yurt içi ve yurt dışından gelen 12 kişilik avcı grubu Tunceli'yi ayağa kaldırdı. Öğretmenevine yerleştiren avcılara, hayvanseverler ve STK'lar tarafından sert tepki gösterilirken, Munzur Çevre Derneği'nden de gelişme hakkında açıklama yapıldı. Derneğin açıklamasında, "Dersim'e katliam için ayak basan cinayet şebekesi silahlarını kuşanıp kendi başına gelmedi. Katliamdan, Dersim'e "avlanmak" için gelenler kadar, izin verenler de sorumludur" ifadeleri kullanıldı.Tunceli genelinde yaban domuzunun popülasyonu kontrolsüz bir şekilde arttığı için Doğa Koruma ve Milli Parklar Tunceli Şubesi, 80 yaban domuz kotası koyarak başvuru yapan avcılara 4 günlük sürek avı izni verdi. Yasal izinlerin alınmasının ardından domuz avı için bölgeye yurt içi ve dışından 12 kişilik avcı grubu geldi. Aralarında siyasi parti temsilcileri, STK'lar ve hayvanseverlerin bulunduğu gruplar, Tunceli Öğretmenevi'ne yerleştirilen avcıları protesto ederken, 'Avcılık Yasaklansın' pankartının açıldığı protestoya katılanlar sık sık slogan attı.