CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak CHP'nin enflasyonun düşmesi için önerilerini 10 maddede açıkladı. Öztrak, "Kamu bankalarının sermayesini, bir önceki kredi genişlemesinde kediye yüklemişlerdi. Anlaşılan kedi bu yüke dayanamadı, şimdi Hazine'den verecekleri milletin vergileriyle, basacakları paralarla kedinin cenazesini kaldıracaklar. Ardından da hükümet yine bildiğini yapacak" dedi.CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Merkez Bankası'nın Ocak ayında yaptığı toplantıda faizi sabit tutmasını değerlendirerek, "Madem 'faiz sebep, enflasyon netice' idi, madem 'faiz düşerse, enflasyon da düşer' idi, madem 'faizi indirmek nas' idi, madem kendine de, iddiasına da bu kadar güveniyordu. Dün ne oldu tüm bu 'mademlere'? Hepsi bir anda 'badem' oluverdi. Ne oldu da faizi indirerek, enflasyonu düşürmekten bir anda vazgeçti?" diye sordu.
"SİZ BU KARDEŞİNİZE YETKİYİ VERİN"Erdoğan'ın, 2018 seçimlerinden önce sarf ettiği "Siz bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle, şunla, bunla nasıl uğraşılır görün" sözlerini hatırlatan Öztrak, "Erdoğan politika faizini üç ayda, zorlaya zorlaya 5 puan indirtti. Ama milletin faiz yükü düşmedi, arttı. Erdoğan'ın sözlerinin üzerinden tam 3 yıl 7 ay 2 gün geçti. Faizle baş edemediği gibi, 'şununla, bununla' da baş edemedi. Faiz, kur, enflasyon, risk primi, hepsi Erdoğan Şahsım Yönetiminde şaha kalktı. Erdoğan, Roma'yıyakıp keyifle seyreden Neronmisali, 84 milyonluk güzelim ülkeyi 800 milyar dolarlık koskoca ekonomiyi, 3 yıl 7 ayda yangın yerine çevirdi" dedi.İŞTE CHP'NİN 10 MADDESİCHP Sözcüsü Öztrak, enflasyonu düşürmek için vakit kaybetmeden uygulanması gereken CHP'nin 10 maddelik reçetesini de açıkladı:1- Merkez Bankası'nın başına liyakatli bir ismi atanmalı. Banka siyasetin müdahalesinden kurtarılmalı.2- Ekonomide "kral değil, kural" olmalı, Stratejik Planlama Teşkilatı hızla kurulmalı, verilerin saydamlığı ve doğruluğu sağlanmalı.3- Kamu Özel İşbirliği Projelerinde dövizle belirlenen tarifeler ve gelir garantileri, ivedilikle Türk Lirası'na çevrilmeli. Gerekirse hukuk çerçevesinde, söz konusu projelerin işletme hakları kamuya devredilmeli. Dövizle borçlanmaya son verilmeli, mevduatlara kur garantisi kaldırılmalı.4- Kamu bankalarının kaynaklarının yandaşlara ve rantprojelerineaktarılmasına derhal son verilmeli. Ziraat Bankası çiftçiye, Halk Bankası da esnafa avantajlı kredi sağlamalı.5- Dünya standartlarında bir Kamu İhale Yasası çıkarılmalı. Hükümetin, ekonominin günlük işleyişine müdahale etmeyeceğinin güvencesi verilmeli.6- Bütçe disiplinini sağlayan mali çapalar yeniden güçlendirilmeli. TBMM'de Kesin Hesap Komisyonu kurulmalı, Sayıştay denetimi uluslararası standartlara ve kaliteye çıkarılmalı.7- Yüksek teknoloji içeren, Yeşil Mutabakata uyumu, dijital dönüşümü kolaylaştıracak, doğrudan sermaye yatırımlarına öncelik verilmeli.8- Bütçede yaratılan imkânlar dar gelirli ve dezavantajlı kesimlerin derhal rahatlatılmasında kullanılmalı. Aile Destekleri Sigortası hayata geçirilmeli.9- Gıdada arz güvenliğini sağlayacak, planlama ve çiftçiye destek tedbirleri alınmalı. Sağlık ve ilaç konusunda yeni kapasiteler inşa edilmeli. Sağlık çalışanlarının yurt dışına gitmesine yol açan ücret adaletsizliği, çalışma ve güvenlik şartları hızla iyileştirilmeli. Enerji arz güvenliği, temiz ve ucuz enerjiye erişim sağlanmalı. İthal enerjide tedarikçi çeşitlendirilmesine, yerli ve yenilenebilir enerjiye öncelik verilmeli.10- Adımların en önemlisi olarak, hukukun üstünlüğünü, iyi yönetişim ve yargı bağımsızlığını sağlayacak "Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Programı"açıklanmalı ve uygulamaya konmalı

İzmir'de 188 yıllık pide salonu ekonomik krize dayanamadı. Pideci Mehmet Somay, dükkânı kapatmak zorunda kalınca kendisiyle birlikte beş çalışanı da işsiz kaldı.Soyadı kanunu çıktığında "Pideci" soyadını alan fırının kurucusu Mehmet ustadan sonra mekanı aslını hiç bozmadan bugünlere kadar getiren aile, son yıllarda ağırlaşan ekonomik şartlara yenik düştü."ÇOK ÜZGÜNÜM"Esnafın artan kriz sonrası durumunun her geçen gün ağırlaştığını ve kilit vurulan işyerlerinin arttığını belirten İzmir Tarihi Kemeraltı Derneği Başkanı Semih Girgin, "Çok üzgünüz, tarihi bir mekân daha kapandı" dedi. Girgin, "Yılların esnafı Mehmet Somay Pideci ağabeyimiz, işletme giderlerinin zorluğu neticesinde kepenk kapattı. Bu fırında 188 yıldır yanan bir ateş vardı ve söndü. Bu nedenle, Kemeraltı esnafı ve esnafın başkanı olarak çok üzgünüm. Bu tarihi mekânı yaşatmaya talip birilerinin çıkması ve yıllardır verdiğimiz pideleri vermeye devam etmemiz en büyük dileğim" dedi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamının ardından bir paylaşım yaparak, " Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!" dedi.CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamına ilişkin, "TÜİK yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 36,08 seviyesinde ilan etti. Makyajladıkları rakamlarda bile üretici enflasyonu yüzde 80'e dayanmış. Bu daha az üretim, daha fazla hayat pahalılığı demek." dedi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), döviz kurlarında yaşanan hareketliliği sosyal medya hesabından manipüle ettiği iddiasıyla 26 kişi hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Ünlü ekonomist Atilla Yeşilada BDDK'yı Engizisyon'a benzeterek "İktidar değiştiğinde, BDDK hakkında ilk suç duyurusunda bulunan ben olacağım" dedi.BDDK kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Bankacılık Kanunu'nun "Bir bankanın itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir hususa kasten sebep olunamaz ya da bu yolla asılsız haber yayılamaz" hükmünü içeren 74. maddesine aykırılıktan eski TCMB Başkanı ve İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, Güldem Atabay, Burhanettin Bulut, Emin Çapa ve Selçuk Geçer hakkında 162. madde kapsamında suç duyurusunda bulunuldu.
Daha önce de Mustafa Sönmez, Bloomberg muhabirleri ve avukatlardan aldığımız bilgilere göre 53 veya 48 kişi daha yukardakine benzer suçlardan dolayı dava edilmiş/haklarında soruşturma açılmıştı. Bu davaların büyük kısmı halen sürüyor."KURUM ASLİ GÖREVİNİ İFA EDEMEDİ"Ünlü ekonomist Atilla Yeşilada konuyla ilgili Paraanaliz sitesindeki değerlendirmesinde "BDDK'nın asli görevini hatırlatalım" diye başladığı sözlerini şöyle sürdürdü:"Bankacılık sistemini denetlemek.Ne yazık ki, kurum bu göreviniz asla ifa edemedi, onun yerine Saray'dan aldığı emirlerle bankaları kanun ve teamül dışı işlemlere azmettirdi.Banka yöneticileriyle konuştuğumuz zaman, BDDK'nın yandaşlara kredi verilmesinde aracılık görevi yaptığını, bazı yüksek kademeli elemanların görevden alınmasını istediğini duyuyoruz. Ek olarak, kamu bankalarının TL kredilerinindövize çevrilmesini engellemek için aldığı yine gayri-meşru tedbirler de BDDK ve TCMB'nin ortak eseri.""AHBAP ÇAVUŞ İLİŞKİSİ" ELEŞTİRİSİYeşilada sözlerini şöyle sürdürdü:"Ama bankalar BDDK sayesinde aslında ölmüş, cesedi leş gibi kokan kredileri "canlı" tutabiliyor. Bu ahbap-çavuş ilişkisi yüzünden bankaların BDDK'nın kanun ve teamüllere aykırı emirlerine ses çıkarmadıklarını da duyuyoruz.Bir gariplik daha var, atanmışlardan oluşan BDDK seçilmiş, milletin vekili Durmuş Yılmaz hakkında, hem de fevkalade münferit sayılabilecek bir kabahat yüzünden suç duyurusunda bulunabiliyor."BDDK bankacılık sisteminin sağlık ve istikrarını korumak için değil, Erdoğan'ın "yeni ekonomi modellerine" karşı çıkanları susturmakla görevli Engizisyon olduğunu ileri süren Yeşilada; "İktidar değiştiğinde, BDDK hakkında ilk suç duyurusunda buluna ben olacağım." dedi.

Dolar/TL kurundaki sert dalgalanmalar sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan TL mevduat programını açıkladıktan sonra 18 TL'ye kadar çıkan dolar 111,82 TL'ye kadar geriledi.Kur korumalı TL hesabı sistemine ilişkin yorumlarını paylaşan ekonomist Remzi Özdemir, "Hiç katılım yok diyemeyiz. Katılım var ama insanlar akın akın da gitmiyor. Bu hesaplara talep var, bu bir gerçek. Bu insanlar gerçekte ne zaman yüzleşecekler. 3 Ocak'ta." dedi."ARALIK AYI ENFLASYONU ZİRVEYE ÇIKABİLİR"Peki, 3 Ocak'ta ne olacak? Özdemir sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aralık ayı enflasyon rakamı açıklanacak. Enflasyonu yıllık bazda yüzde 27 bekliyorum. Çok ciddi. Çünkü döviz kurunda o korkunç artış aralık ayı enflasyonunu zirveye taşıyabilir. TÜİK bir sihirbazlık yapmazsa…""HAYATIN ACI GERÇEKLERİYLE YÜZ YÜZE GELDİKLERİ ZAMAN"Ekonomist Evren Devrim Zelyut, yeni sisteme tepki göstererek, "Bakan bize dangalak diyor. Ukala iktisatçılar diyor ama Ocak ayında enflasyon rakamı geldiğinde vatandaş hesabı, kitabı yaptığında ya biz bu işten ne anladık dediği zaman ne olacak? 70'lerde ne olduysa şimdi de aynısı olacak. Cicim ayları, bu bahar ayları bu neşeli günler, hayatın acı gerçekleriyle yüz yüze geldikleri zaman… Nedir bu acı gerçekler; hesap, kitap, matematik, FED, enflasyon yukarıya doğru giderken çuvallayacaklar…" diye konuştu."DANANIN KUYRUĞU"Ekonomist Atilla Yeşilada, paraanalizcom sitesinde yer alan yazısında, "Bu sistem yürümez, ama ne zaman elimizde patlar, 4 Ocak tarihinden itibaren çok net bir şekilde ölçebileceğiz" dedi.TL'nin yıl sonuna kadar döviz kuruna karşı değer kazanmaya devam edebileceğini söyleyen Yeşilada, "Çünkü, dövizden TL'ye dönen vatandaşın kuru TL lehine aşağı itmesiyle, sırf gecelik kazanç veya daha fazla kayıptan kaçınma paniğiyle döviz almaya koşanlar da hayal kırıklığına uğrayıp, dövizlerini bozduracak. Yabancı yatırımcı ve traderler zaten çok sığ olan piyasada TL'yi açığa satmak istemezler.Bu yüzden Yeni Yıla kurda suni bir istikrarla girmemiz yüksek olasılık" dediği yazısının devamında şu yorumu yaptı:"Fakat dananın kuyruğu 4 Ocak'ta kopar. Neden 4 Ocak? Çünkü, 3 Ocak'ta TÜİK aralık enflasyonu açıklar. TÜFE'nin yüzde 27-30 arasında bir zirveye yükselmesi en yüksek olasılıklı senaryo. Zaten, TÜİK, TCMB hesabından ödenecek faiz desteğini azaltmak için istatistiklerde hile yapsa da fark etmez, çünkü İTO İstanbul Geçim Endeksi'nden, çeşitli sendikaların gıda enflasyonu ölçümleri ve nihayetinde ENAG aylık verilerine kadar geniş bir yelpazede vatandaş kendi enflasyonunu ölçmeye başladı. Eğer TÜFE yüzde 27'ye çıkar da, 22 Aralık-3 Ocak artasında döviz yatay seyrederse, döviz korumalı mevduata geçenler nasıl bir kazık yediklerini anlayıp, sistemden kaçabilir. Nihayetinde, ocak başında yabancılar da masalarına dönecek. Türkiye'de çok az sıcak para kaldı, fakat CDS primleri ve euro tahvil faizleri de dolaylı yoldan TL'nin değerini etkiliyor."

Kabine yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında ekonomi gündemiyle toplanıyor. Milyonların kilitlendiği Beştepe'deki toplantıda masaya kur hareketliliği, emekliye zam ve stokçuluk gibi 3 önemli başlık gelecek. Kabine'nin gündemindeki diğer konular memura zam, 3600 ek gösterge ve dış politikada ise Afganistan'a yapılacak insani yardımlar ile Azerbaycan-Ermenistan hattındaki normalleşme adımları olacak.Cumhurbaşkanlığı Kabinesi yarın ağırlıklı ekonomi gündemiyle toplanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlık edeceği toplantıda masaya kurdaki hareketlilik, emekliye zam ve stokçuluk gibi 3 kritik başlık gelecek.KURLARDAKİ STABİLLİĞİN SAĞLANMASI İÇİN ATILACAK ADIMLAR ELE ALINACAKMerkez Bankası'nın geçtiğimiz hafta verdiği faiz kararıyla yüzde 14'lere kadar gerilettiği politika faizi döviz kurlarının yukarı yönlü hareketine neden olmuş ve Merkez ayın başından beri dövize 5. müdahalesinde bulunmuştu. Bu müdahalenin ardından kurlarda stabilliğin sağlanması ve fiyat artışlarının önüne geçilebilmesi amacıyla atılabilecek adımlar Kabine toplantısında ele alınacak.OTOMOBİL STOKÇULUĞUNA YÖNELİK ŞİKAYETLER DE GÜNDEMDEGeçtiğimiz haftalardan beri ülke gündeminde yer alan stokçuluk da toplantıda gündeme gelecek başlıklardan birisi. Meclis Genel Kurulu'na bu hafta gelecek olan stokçuluğa verilen cezaların artırılması yönündeki yasa teklifinin de gündeme geleceği toplantıda, Türkiye genelinde stokçuluğa yönelik denetimler, vatandaşların şikayetleri ve ayrıca otomobil piyasasındaki stokçuluğa yönelik şikayetler üzerine başlatılan soruşturmalar değerlendirilecek.ASGARİ ÜCRET ZAMMININ ARDINDAN EMEKLİLER DE ZAM BEKLİYORKabine'nin bir diğer önemli başlığı ise emekliye yapılacak zamlar olacak. Asgari ücrete yapılan yüzde 50'lik zammın ardından emeklilerde de bir zam beklentisi oluşurken, birçok emeklinin maaşının asgari ücretin altında kalması bekleniyor. Bu maaş seviyesinin daha yukarılara çıkarılması için yapılabilecekler de toplantının gündeminde olacak. Masada emekliye yapılacak seyyanen zam ya da asgari ücrete yapılacak zammın oranı kadar emekli maaşına da zam yapılması gibi seçenekler var. Bu seçeneklerin bütçeye olan etkisi de Kabine toplantısında değerlendirilecek.MEMURA ZAM VE 3600 EK GÖSTERGE DE MASAYA GELECEK KONULAR ARASINDACumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında yarın yapılacak kritik toplantının bir diğer önemli başlığı ise memurlar olacak. Memurlar toplu sözleşme döneminde 2022 yılına ait yüzde 5 zam artı enflasyon farkı alacaklar ancak yaşanan kur artışı ve fiyat yüksekliği kaynaklığından kaynaklı ek zam beklentisi var. Buna ilişkin asgari ücret sonrası işaret edilmişti ve buna olumlu bakılmıştı. Gözler memura gelecek ek zamda atılacak adımda. Öte yandan 3600 ek gösterge için yürütülen çalışmaların da hızlanması bekleniyor.AZERBAYCAN-ERMENİSTAN HATTINDAKİ NORMALLEŞME ADIMLARI DA MASADADışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısı için gittiği Pakistan'daki toplantıda gündeme gelen Afganistan'a yapılacak insani yardımların çerçevesi de yine Kabine'nin gündeminde. Ermenistan Özel Temsilcisi olarak Serdar Kılıç'ın atanması sonrasında Azerbaycan-Ermenistan hattında normalleşmenin sağlanması için atılacak adımlar da kabinenin gündeminde olacak.ERDOĞAN MİLLET'E SESLENİŞ KONUŞMASI YAPACAKCumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından Millet'e Sesleniş konuşmasıyla merak edilen sorulara yanıt verecek.

Türkiye, Suriye sınırındaki petrol için kolları sıvadı. Mardin, Siirt, Şırnak, Hakkâri ve Mersin'de petrol aramalarına başlanacak. Türk ve Suriyeli mühendisler, sınır hattında zengin petrol yatakları olduğuna dikkat çekerek "Bu rezerv ekonomiye nefes aldırır" yorumu yaptı.Türkiye- Suriye sınır hattında bulunan petrol sonrası gözler bölgeye çevrildi. Yaşanan gelişmelerin ardından Mardin, Siirt, Şırnak, Hakkâri ve Mersin'de petrol arama izni verildi.Sınırın Suriye tarafı PKK işgalinde ve bu alanda günlük 110 bin varili aşan oranda petrol üretimi yapılıyor. Savaş öncesi Esad rejiminin bölge genelinde yaptığı üretim miktarı ise 350 bin ila 385 bin varil arasında değişiyordu. Tamamına yakını PKK işgalindeki bölgelerden çıkan petrolden terör yapılanması günlük 5 milyon dolar gelir elde ediyor.
Türkiye gazetesinde yer alan habere göre; bölgede uzun yıllar görev yapan Suriyeli Petrol Mühendisi-Enerji Uzmanı Enes Şevah, sınır hattında büyük çapta petrol ve gaz rezervleri olduğuna dikkat çekti. Tel Abyad bölgesinden başlayarak Yarubiye'ye kadar uzanan koridor boyunca çok sayıda petrol kuyusu bulunduğunu anlatan Şevah, bölgede işgal unsuru olarak varlığını sürdüren terör örgütü PKK'nın, sınıra birkaç kilometre mesafedeki bu kuyulardan günlük 35-40 bin varil petrol elde ettiğini söyledi. Sınır hattında yer alan bu kuyular, Rimeylan, es-Suveydiya, Karaçok, eş-Şaddadi, el-Kahtaniya ve el-Hol olarak sıralanıyor. Sınıra uzaklıkları 30 ila 80 kilometre arasında değişen başlıca petrol bölgeleri ise el-Omar, el-Ward, Koniko, et-Tanak, el-Jufra ve et-Taym.